azORDANazBURDAN ile farkı yaşamaya başladınız...

Hubble Uzay Teleskobu

25 Nisan 1990'dan beri dünyanın etrafında dönerek uzayın derinliklerini araştıran Hubble Uzay Teleskopu 19 yaşını geride bıraktı.










Gökyüzünü bir teleskop yardımıyla gözlemleyen ilk bilim adamlarından biri Galileo Galilei (1564-1642) idi. Hollanda’da 1608 yılında üretilen modern teleskopun ilk prototipini geliştiren Galilei bu sayede 1610 yılında Jüpiter’in dört uydusu Io, Europa, Ganymede ve Callisto’yu keşfederek, ilk kez yerküremizden başka bir gezegene ait uyduların varlığın göstermişti.
Bu uydular bugün hala Galilei uyduları olarak anılmaktadır. Galilei’den bu yana teleskop tekniğinde çok büyük adımlar atıldı. Daha büyük ve daha gelişkin teleskoplar geliştirildi. Hele evrendeki farklı ışın türlerinin varlığının keşfinden sonra ise, çok çeşitli teleskop türleri üretildi.

Örneğin bugün dünya genelinde aşağı yukarı 400 radyo teleskopu bulunmakta. Röntgen ışınları dünya atmosferini aşamadıkları için, uzaydaki bu ışınları ve kaynaklarını incelemek amacıyla, ileri teknoloji ürünü röntgen teleskopları uydu biçiminde dünyanın yörüngesine yerleştirildiler. Böylece yerküremizin uzaya yakın bölgeleri, uçan teleskoplarla dolmaya başladı.
 
Ama en ünlü uçan teleskopun Hubble teleskopu olduğunu biliyoruz. Geçtiğimiz yüzyılın başlarında Samanyolu’muzun dışındaki galaksileri araştıran ve uzayın genleştiğini, yani giderek yayıldığını bulan Amerikalı astronom Edwin P. Hubble’ın adı verilen "Hubble Space Telescope" (HST) projesi, 1977 yılında ortaya atıldı.

Maliyet ise 450 milyon dolardı. NASA bu masrafları paylaşabilmek için projenin %15’ini Esa’ya (Avrupa Uzay Ajansı) verdi. Teleskopun farklı bileşenlerini geliştiren ve üreten Esa, böylece %15’lik gözlem süresi kazandı.
13,1m uzunluğunda, 4,3m çapındaki dev teleskopun üretilmesi sırasında elbette ki aksaklıklar çıktı. Ve bu nedenle de uzaya gönderme tarihi birkaç kez ertelendi. Üstelik geliştirme ve üretim için gerekli masraflar, 1986 yılına kadar üç katına çıkarak 1,6 milyar dolara ulaşacaktı.
 
Karanlık Dönemin Sonu
 
Ve 25 Nisan 1990 tarihinde beklenen an nihayet geldi. Discovery uzay mekiğiyle 590 km yüksekliğe bırakılan Hubble teleskopu (bu yükseklik bir uzay mekiğinin ulaşabileceği en yüksek seviyedir), o zamandan bu yana yörüngede dönerek uzayın derinliklerinden olağanüstü görüntüler göndermeye devam ediyor bize.
 
Hubble Uzay Teleskopuyla uzaydaki karanlık dönem bitti.  15 yıl içinde dünyamıza gönderilen fotoğraflarla uzaya tam 750.000 pencere açıldı. Peki Hubble hep mükemmel mi çalıştı? Hiçbir sorun yaşanmadı mı?
İlk hayal kırıklığı ilk görüntülerde yaşanmıştı aslında. Teleskopun ana aynası 20 Mayıs 1990 tarihinde 1300 ışık yılı uzaklıktaki NGC 3532 yıldız kümesine çevrilmişti. Ne var ki fotoğraflar beklenildiği kadar net değildi. Fakat görüntü kalitesinin sadece bir teleskop tekniği hatası olduğunun öğrenilmesi pek uzun sürmedi. İki güneş paleti ısınıp soğurken salınıma geçiyordu.
 
Küçük bazı sorunlar dünyadan giderildi, ama birkaç kez tekrarlanan testlerden sonra, ana aynada önemli bir problemin varlığı anlaşıldı. Ana ayna tam 2 mikrometre fazla düzdü.

Ayrıca ışığın sadece %10-15’i aynada odaklanıyordu. Oysa, ışığın %80’inin odak noktasında toplanması planlanmıştı. Böylece Hubble uzay teleskopundaki ilk sorunların giderilmesi için Aralık 1993’de yedi kişilik bir onarım ekibi Endeavour uzay mekiğiyle uzaya gönderildi. Dört astronom aletleri değiştirmek ve monte etmek için 35 saat çalıştılar. Elbette ki misyondaki en önemli görev, ana aynadaki optik hatanın giderilmesiydi. Ayrıca güneş paletleri ve diğer kuşkulu aletler de değiştirildi.

Ve bilim adamları 17 Aralık 1993 tarihinde yeni optikle ilk çekimi yaptılar ve yıldız kümesi bu sefer istenilen netlikteydi; onarım misyonu başarılı olmuştu, artık Hubble teleskopu mükemmel çalışıyordu.
 
Elbette ki bundan sonra da küçük veya büyük sorunlar yaşanmadı değil, ama Hubble en başarılı bilimsel projelerinden biridir. Sonuçta insanlığı neredeyse evrenin kenarına kadar taşıdı. Başarılı keşifler yıldan yıldan sıklaştı ve bizler de "Hubble yeni bir kara delik buldu!", "Uzay teleskopu Hubble evrendeki en soğuk bölgeyi görüntüledi" ya da son "Hubble fotoğrafları evreninin doğum odalarını gösteriyor" gibi haberlerin heyecanına kapılarak birer uzay meraklısı olduk çıktık. Ve Hubble uzay teleskopu yörüngeye yerleştirildikten 19 yıl sonra, hala bilime hizmet etmeye devam ederken, karanlık enerjinin araştırılmasında ya da uzaktaki galaksilerin gizemli gamma ışınlarını gözlemlemede yardımcı oluyor.